Sleeve gastrektomi (Tüp mide ameliyatı) nedir?
Halk arasında tüp mide ameliyatı da olarak bilinen sleeve gastrektomi ameliyatı obezite ameliyatları arasında en sık yapılan ameliyat türüdür. Aslında mide hacmini kısıtlayıcı bir ameliyattır. Ancak hormonal olarak da vücuttaki açlık üzerine etkili olan hormonların azalmasına yol açarak etki gösterdiği bilinmektedir.
Tüm mide ameliyatı nasıl yapılmaktadır?
Genel anestezi ile hastayı uyuttuktan sonra motorlu çorapları bağlıyoruz. Daha sonra karın üzerinde en büyüğü 1 cm lik 4-5 delik açılarak trokar denilen borularla karın içine giriyoruz. Ameliyatı bu borulardan girdiğimiz aletler yardımıyla yapıyoruz. Midenin dış kenarı tamamen karın yağlarından ayrıldıktan sonra mide içerisine 36 Fr tüp koyuyoruz. Bu tüpün amacı yeterli mide hacminde midenin kesmemizi sağlamaktadır. Tüp sayesinde mide boyutu ayarlanarak midenin uzunlamasına stapler denilen aynı zamanda kesme ve zımbalama yapan aletlerle kesip kesilen mide karın dışına çıkarılmaktadır. Ameliyat sonrasında mide hacmi 150-200 mL’ye düşmektedir. Ameliyat sonrası 2 nedenden dolayı hastalar kilo vermektedir
1. Kısıtlayıcı etki: Küçülen mide sayesinde hastaların eskiye nazaran gıda alımları %80 azalmaktadır.
2. Hormonal etki: Açlığımızı beynimize uyaran Ghrelin denilen açlık hormonunun %90’ı midenin çıkarılan bölgesinde kalması nedeniyle ghrelin salgısının kesilmesine bağlı olarak vücutta sürekli bir tokluk hissi olacaktır. Bu da gıda alımını azaltacaktır.
Ameliyat sonrası süreç nasıl olmaktadır?
Ameliyat yaklaşık 45-60 dakika sürmekte olup ameliyat sonrası ameliyat bölgesine konulan bir adet dren ile hasta odasına alınmaktadır. Yaklaşık 2 saat sonra yürütmeye ve solunum egzersizlerine başlamaktayız. Toplam 2 gece hastanede yatış olmaktadır. Hastaya 2 kez kaçak testi yapıyoruz. İlkini ameliyat esnasında mideyi mavi su (metilen mavisi) ile doldurarak sızıntı olup olmadığını kontrol ediyoruz. İkicisini ise ameliyat sonrası gün ilaçlı su içirerek skopi ile kaçak olup olmadığını değerlendiriyoruz. Kaçak olmayan hastalara sulu beslenmeye başlıyoruz. Ameliyat sonrası ikinci gün ise problemi olmayan hastaları kan sulandırıcı iğne ve mide koruyucu ilaçla birlikte taburcu ediyoruz.
Tüp mide ameliyatının avantajları nelerdir?
- Diğer obezite ameliyatlarına göre cerrahisi daha kolaydır.
- Ameliyata bağlı riskler daha azdır.
- Vitamin bozuklukları ve vitamin kullanım ihtiyacı daha azdır.
- Dumping Sendromu riski daha azdır.
- Hipertansiyon ve diyabet gibi hastalıklarda da gerilemeye veya kaybolmaya etkisi vardır.
Tüp mide ameliyatının dezavantajları nelerdir?
- Kesilen mide çıkarıldığı için geri döndürülemez.
- Reflü şikâyeti olan hastalarda reflü şikayetlerinde artışa yol açabilir.
- Uzun dönemde başarısız olan hastalarda 2.bir ameliyat riski vardır. (Revizyon cerrahisi)
Ameliyatın hangi riskleri vardır?
Bunun yanında ameliyata bağlı aşağıdaki riskler öngörülmektedir:
1. Emboli: %0,1
2. Kaçak: %0,4
3. Kanamaya bağlı yeniden ameliyat: %10
4. Ölüm: %0,4
5. Geç dönemde tekrar kilo alımı %12-15
Ameliyat sonrası beslenme dönemi nasıl olmaktadır?
Ameliyat sonrası beslenmeye 4 evrede geçiyoruz. Ameliyat sonrası gün berrak sıvı diyetine başlayan hastalar 1 hafta sonra sulu gıda 2.hafta sonunda yumuşak gıda ve 4. Haftanın sonunda katı gıdalara aşamalı olarak geçebiliyor.
Ameliyat sonrası dönemi 2 ye ayırıyoruz:
- Kilo verme dönemi: Bu dönemde hastaların diyet düzenlemelerini daha az kalori ve daha çok protein, vitamin olacak şekilde planlayıyoruz. 7-8 ay süren bu dönemde hastalar ideal kiloya gelene kadar devam etmektedir. Bu dönemde hastalar kilolarının yaklaşık %70’ini vermiş olacaklar. Ayrıca bu dönemde yeme alışkanlıkları, doğru besin seçme,çiğneme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite artışı eğitimi vererek hastanın doğru beslenmeyi geliştirmesini sağlıyoruz. Bu dönemde 3-6 ay kadar vitamin takviyesi kullanılmasını tavsiye ediyoruz.
- Kilo koruma dönemi: İdeal kiloya ulaştıktan sonra sürekli kalacak dönemdir. Bu dönemde özel bir diyet yoktur. Ancak hastaların doğru beslenmeyi fiziki aktiviteleri hayatlarına katmış olmaları gerekmektedir. Düzenli ve dengeli beslenerek geri kilo almamayı sağladığı dönemdir.
Ameliyat sonrası kontroller nasıl olmaktadır?
Hastaların düzenli kontrollerinin yapılması başarı açısından çok önemlidir. Hastaları taburculuk sonrası 1. Hafta ve sonrasında 1., 3. ,6., 12. Ve 18. Aylarda daha sonra yıllık kontollerini yaparak kilo kaybını, vitamin eksikliklerini ve kan tetkiklerini kontrol ediyoruz. Ayrıca diyetisyenimiz hastanın hem ilk dönem diyet geçişleri için beslenme planını hazırlamakta hem de aylık rutin kontrollerle kas kaybı olmadan kilo kaybı olmasını sağlamaktadır. Bunun yanında beslenme önerileri, doğru beslenme şekilleri eğitimini vermektedir.
Ameliyat sonrası spora ne zaman başlanır?
Ameliyat sonrası 15.gün sadece nefes açıcı amacıyla 15-20 dakikalık yürüyüşler yeterli olacaktır. 30.günden sonra spor aktivitelerini artırıyoruz. Bu dönemde 40-50 dak. Yürüyüşler yapılabilir.45.günden sonra ise yüzme, kardiyo gibi salon sporları ve pilates ile kilo kaybını desteklemeliyiz. Bu süreden sonra tüm yaşamımızda herhangi bir spor aktivitesini belirli aralıklarla yapmamız uzun dönem başarımızı etkileyecektir.
Tüp mide ameliyatı sonrası beklenen sonuçlar nasıldır?
Tüp mide ameliyatının kısa orta ve uzun vadede kilo vermeye etkisi tatmin edicidir. Son yapılan çalışmalarda ameliyat sonrası hastaların yaklaşık 10 yıllık takiplerinde ortalama fazla kilonun %67,3’ünü azaltma başarısı yanında fazla kilonun %50’sinden fazlasının kaybedildiği ameliyat oranı yani başarı oranı ise %83.1 olarak bulunmuştur.
Tip 2 diyebette ise %60-80 oranında hastalığın gerilemesine katkıda bulunmaktadır. Ayrıca hipertansiyonda %93’lere ve uyku apne hastalığında ise %100’lere varan iyileşme gösterdiği rapor edilmektedir.